17 Nisan 2014 Perşembe

RUTİN

Bugün icimde bir ev kadınının sesiyle uyandım.
Haklıydı kadın dün aksam sipariş vermeyi unutunca "evde ekmek yok kalk da poğaça bari yap" diyordu:) sabah 7 de hızlıca poğaça yapıp kahvaltıya yetistirdim..
aslinda bu sabah mesaim daha da erken bir saatte başladı.  Sabahın köründe ütü yaptım, gece makineye attigim çamaşırları astim, poğaça pisirdim ve sabah 7.30 da kahvaltı hazirdi. Malum İrem hanım pek bir iş yaptırmıyor uyanık olduğu saatlerde...
Koca gün nasıl bitiyor hiç anlamıyorum. Google Play'den indirdiğimiz "baby sleep" uygulamasını bir denemenizi tavsiye ederim. Akşamları İrem'e ninni söylemiyorum artık zamanı ayarlıyorum telefonu da uçak moduna alıyorum ooohhh 15-20 dakika(tabi bazen daha da uzun olabiliyor) uykuya dalıyor kuzu...Ama ben de yanına uzandığım için kimi zaman uyku halinden sıyrılamayıp öylece uyuyakalabiliyorum. Müzik gerçekten başarılı yani:)))
Sabahları da erkenden mızmızlanmaya başalarsa ninniler tekrar devreye giriyor ve biz sabah 9'a kadar mışıl mışıl uyuyoruz. Kahvaltı merasimi, el yüz yıkama derken saat ilerliyor. Bir de dişlerimizi fırçalıyoruz artık ona da bir diş fırçası aldım macunsuz veriyorum eline aynanın karşısında bana bakarak fırçalamaya çalışıyor çok da eğleniyor bunu yaparken. Sonra o oyuncaklarıyla oynarken ben ortalığı topluyorum. Çamaşır yıkama evi süpürme gibi işlerimi hallediyorum. O gün yapacak işimiz yoksa biraz parka gidiyoruz. En çok çakıl taşlarıyla oynamayı seviyor. Yakın zamanda bir kova ve kürek alacağım ona. Eve dönünce öğle uykusuna yatıyoruz. 2 saat uyuyor bazen 2,5 saat...
Benim için asıl mesai İrem uyandıktan sonra başlıyor. O uyanana kadar çorbasını pişirmiş oluyorum, uyanınca yediriyorum ve üstümüzü değiştirip doğru dışarı çıkıyoruz. Öğleden sonraları genellikle lojman içindeki kafeteryada oluyoruz. Arkadaşlar de çocuklarını alıp geliyorlar çocuklar koşturup oynarken biz de kahve içip sohbet etmeye çalışıyoruz. Anne olmanın ilk kuralı: Çaylar kahveler soğuk da içilebilir hatta bir süre sonra sıcak kahve tatsız bile olabilir:)))
Akşam yemeği hazırlığı için eve dönerken ben istisnasız her gün aynı şeyi düşünüyorum: İyiden iyiye ev kadını oldum! Evet İrem'e kendim bakıyorum gözüm arkada kalmıyor hem zaten daha çok küçük vs. Ama insan evde çok vakit geçirdiğinde ataletsiz oluyor...Gerçekten! Düşünüyorum da eskiden küçücük vakitlerime sığdırdığım şeyleri şimdi koca günde yapacak vakit bulamıyorum.
Akşam bizimle sofraya oturup tabağından döke saça yemeği sevdiği için fazla karışmıyorum yiyebildiği kadar yiyor sofrayı topladıktan sonra yatma öğünümüz olan muhallebiyi yediriyorum. Saat oluyor 8-9...ve yatmaya gidiyoruz. Onunla uyuyakalmamışsam şanslıyım çünkü kendim için yapacaklarımı hep bu saatten sonra yapabiliyorum. Gazeteyi bile akşam okuyorum...
Bu aralar günün gidişatını değiştirmek için inanılmaz bir istek duyuyorum çünkü aynı şeylerden sıkıldım artık.
Spora başlamak istiyorum. Doğumdan sonra kilolarımı çabuk verdim ama geride sıkılaşmaya ihtiyacı olan bir vücut kaldı.Kendime bir program yapmalıyım acilen! Bir de İrem'le uyuyakalmamalıyım o zaman ertesi güne bir huzursuz uyanıyorum...
Değişmeli birşeyler...Değişim başlasın!!!!