22 Ağustos 2013 Perşembe

EZİLDİK BÜZÜLDÜK İKİ DUVARA DİZİLDİK

Ankara'ya yolculuk arifesinde kendimize bir eğlence arıyorduk. Birdenbire "şu kıza bir diş buğdayı yapsaydık gitmeden" deyiverdi annem...
Dişi daha çıkmadı ama olsun! Ne fark eder ki çıkacak nasıl olsa! Hem beyaz beyaz da görünüyor
zaten:)
Eh hadi o zaman...Hazırlıklar başlasın!

Buğdayları geceden ıslatıp haşlıyorsunuz. Biraz şekerle karıştırıp bir buğday aşı yapıyorsunuz. Süslemeler tamamen yaratıcılığınıza kalmış.


Bizim buğday aşımız böyleydi...Süslemede jelibon ve nar kullandık:) 

Buğday şekil itibarıyla dişe benzediği için kullanılmış olsa gerek. Biz kuruttuğumuz buğdaylardan bir de kolye yaptık İrem'e. 

Nazar boncuğunun her iki yanındaki 16'şar buğday tanesi 32 dişi temsil ediyor:) İnci gibi dişleri olsun inşallah kızımın!
Birkaç davetlimiz ve annemin yöresel tatlarından oluşan nefis bir soframız vardı.
Kızım hazırlıklar esnasında bize yardım bile etti...Hatta börekleri İrem pişirdi:)


İşte diş buğdayımızdan kareler




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder